Kritik

Limp Bizkit – Chocolate Starfish and the Hot Dog Flavored Water

Merhaba. Metalperver bozdu mu bilmiyorum ama bu yazı önce çocukluğum, sonra da Metalperver konserlerinin afişlerini tasarlayan, ne zamandır arkadaş olduğumuzu bile tam bilemediğim ünlü jonglör Onur Kutluoğlu için geliyor, buyursunlar:


Pek çok sefer yaptığım gibi yine servisi kaçırma bahanesiyle çıkışta okulda kalmış ve arkadaşlarla cam panyalı, bol saçaklı iyi fileli bir potayı kapmış, nefesimiz tükenip yorgunluktan bayılana kadar basketbol oynamıştık. Kazanmak önemliydi ama iyi oynamak, geçen gün Nba Action’da gördüğün o hareketi yapabilmek, gözüne kestirdiğin veya bir süredir kendine rakip bellediğin o arkadaşının üzerinden sayı yapabilmek daha önemliydi. Neticede her gün, bir öncekinin rövanşıydı ve bütün günler de bizimdi…

O zamanlar çok havalı olan taşıması zor ve rahatsız sporcu çantasını omzuma takmış, Ziya Gökalp’ten Mithatpaşa’ya, oradan da aradaki merdivenlerden geçip Necatibey’e, anneannemlere doğru yola çıktım. Elimde, o gün yendiğimiz bir arkadaştan kazanırsak bugün bende kalır iddiasıyla aldığım LIMP BIZKIT diye bir grubun çok uzun isimli bir kasedi vardı. Eve gidince dinlemekle yolda dinlemek arasında gidip geliyordum ama o gün yanımda olan DARK TRANQUILLITYProjector, BLIND GUARDIANNightfall in Middle Earth, ANATHEMAJudgement ve METALLICAMaster of Puppets albümlerinden biraz sıkılmış olmanın yanı sıra bir zafer ganimeti olduğu için bir an evvel tadını çıkarmak üzere albümü Walkmen’ime, o rezalet kafaüstü kulaklıkları kulağıma takıp, imajımdan çok emin bir halde yürümeye başladım Kızılay’ın göbeğinde…

20 sene önce yaptığım o yürüyüşü, John Otto’nun beni ilk kez Matthews Köprüsü’ne götürüşünü, Rollin‘i, Boiler‘ı ilk kez duyup yıkılışımı ve Limp Bizkit’i sevdiğim o günü hiç unutmadım.

Metali yeni keşfettiğim bir döneme denk gelen Limp Bizkit, dinlediğim tüm o ağır ve kendini çok ciddiye alan grupların yanında o kadar sulu, o kadar gevşek ve o kadar eğlenceliydi ki bir anda vurulduğumu hatırlıyorum gerçekten. Nedensiz ergen öfkesi isimli fenomeni psikoloji biliminden kat be kat daha iyi açıklayıp bu mevzunun marşı haline gelmiş Break Stuff‘ın önderliğinde, Haziran-1999’da çıkan Significant Other ile adını tüm dünyaya duyuran Limp Bizkit, iki haftada 1 milyon satıp Billboard‘da 1 numaraya yükselen bu albümden yalnızca 16 ay sonra, nu-metal türünün tanımı tadındaki Chocolate Starfish and the Hot Dog Flavored Water sayesinde aynı dönem yayımlanan Hybrid Theory (LINKIN PARK), The Sickness (DISTURBED) ve The Infest (PAPA ROACH) ile beraber 2000’lerde popüler müziğe yön verdi.

46 defa ‘fuck’ kelimesi geçen Hot Dog dönemin ruhunu, Limp Bizkit’in amacını gayet net özetliyor diyeceğim ama ona gelene kadar chocolate starfish (ardınızda bulunan o küçük delikten bahsediyor) zaten ergenlik kere ergenlik ya, shshaha. Neyse, NINE INCH NAILS‘a kırılmış Fred Durst’ün atarlı vokalleri ve NIN parodisi nakaratıyla ilginç bir açılış Hot Dog ama albümün esas itici gücü, o dönem orta okul – lisede olan birçok gencin dilinden düşmeyen, My Generation aslında.

John Otto, Wes Borland ve Dj Lethal gibi tekil yetenekleri üst düzey müzisyenlerin PRIMUS‘un funk kafasından esinlenerek yazdığı şarkı hakkında şunu söyleyebilirim ki on binlerce farklı şarkı dinlemiş biri olarak ben hayatımda müzikal açıdan masaya bu kadar az şey koyup da bu kadar etkili olabilen çok az şarkı dinledim arkadaş. Tüm jenerasyonun sesi olup bugün boomer denilen büyüklerin suratına hareket çeken My Generation‘ın geçerliliğini çabuk yitirmesi çok üzüyor beni. Günümüzde spesifik olarak müzik dinlemeye, araştırmaya uğraşmayan ergenler hangi şarkılarla sinirleniyorlar ailelerine bilmiyorum ama ben olsam gene açar My Generation dinlerim odamda bangır bangır.

İşin aslı bu iyi bir albüm değil; bunu hepimiz biliyoruz. Ayrıca albümün en büyük albenisi John Otto’nun groove davulları. Güney Amerika, Afro-Küba gibi etkilenimlerinin yanı sıra iyi bir caz sever de olan Otto, caz için iyi bir davulcu sayılmasa da nu-metal için fazlasıyla becerikli ve Limp Bizkit müziğinin bel kemiği adeta. Önde bir ton saçmalık yaşanırken davullara odaklanmak zor belki ama John Otto’nun hakkını teslim etmek şart en azından. Boiler ne güzel şarkı ya.

Efektli gitarlar üzerinde hip-hop vokalleri şeklinde geçen verse bölümler sonrası herkesin zıplayıp tepinmeye başladığı, metal diyemesek de oralara yaklaşan nakaratlar, sonra gergin bir build-up ve bir kez daha öfkeli bir patlayış; albümdeki bütün şarkılar hemen hemen bu formüle dayanıyor ve dönüp bakınca 15 şarkı ile 75 dakikaya ulaşan albümün çok lüzumsuz uzatıldığı aşikar. Bir de bazı şarkıların Significant Other‘a çok benzemesi, hatta bazılarının direkt eskilerin yeniden düzenlenmiş hali olması (The OneRe-Arranged) ve o garip Outro, biraz bayıyor sonra sonra. Gerçi tam dört tekli çıktı bu albümden ve dördü de yaktı ortalığı zamanında: My Generation, Rollin, Boiler ve My Way.

Yazıyı uzatıp artık kimsenin pek önemsemediği ve popüler kültürün içinde bile olmayan insanlarla ilgili detaylardan, Christina Aguilera’dan veya ne bileyim, Xzibit’in boru sesinden bahsedip konuyu uzatmayayım. Yazıyı yazacağım diye yeterince Limp Bizkit videosu izleyip, dinleyip omurgayı erittim zaten; yılan gibi kıvrılıyorum oturduğum yerde haha.

Metal elitistleri ve hip-hop severler tarafından topa tutulmuş bir grubun kısa bir süreliğine bile olsa popüler müziğe vurduğu darbenin benim dönemime denk gelmiş olmasından çok memnunum açıkçası. Hele ki bugünün geçer akçesi müziklere bakınca Chocolate Starfish and the Hot Dog Flavored Water‘ı üç kez öpüp yüksek bir yere koyasım geliyor bazen. Tabii ki müzikal değeri tartışılır ve Significant Other, çok daha müzik müzik duruyor ama Chocolate Starfish and the Hot Dog Flavored Water‘ın bizim dönem çocuklarının 2000’lerini başka bir seviyeye getirdiğini inkar edemeyiz.

70/100


Patreon’un avantajlarını kullanmak, Metalperver’e aylık abone olup destek çıkmak için:

Yazıyı/albümü değerlendirmek için:

Average rating 0 / 5. 0

Siteye destek olmak için aşağıdaki düğmeye tıklayıp Patreona göz atabilirsiniz👇
Become a patron at Patreon!

Korhan Tok

Üniversiteden sonra metali bırakmadım.

Bir Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.