Kritik

Zeal & Ardor – Devil is Fine

İsviçreli müzisyen Manuel Gagneux’nün geçen yıl kendi kendine çıkarttığı, görünüşte 100 dinleyiciyi aşacağını düşünerek yapmadığını tahmin ettiğim yarım saatlik yeni ZEAL & ARDOR albümü “Devil is Fine” son yıllardaki en büyük patlayan yer altı müzikal olaylarından biri haline geldi bir anda. Çok fazla insan bir anda ZEAL & ARDOR’dan bahsetmeye başladı, albüm bandcamp’te adeta yağmaya uğradı, Facebook’ta grubun hayran sayısı 10000’leri buldu ve nihayet bir plak şirketi Manuel Gagneux’yü ikna ederek “Devil is Fine”ın bir süreliğine piyasadan çekilmesini ve 2017’de tekrar basılmasını sağladı. Elbette ki bu anlaşma aynı zamanda grubun büyümesi için başka unsurlar da içeriyordu: ZEAL & ARDOR için inanılmaz bir halkla ilişkiler çalışması yürümeye başladı, yalnızca metal değil alternatif müzik platformlarında da proje çokça konuşulur oldu ve en sonunda canlı performanslar konuşulmaya başlandı. Elbette ki bunun olabilmesi için de gruba yeni elemanlar eklendi ve ZEAL & ARDOR tek kişilik bir proje olmaktan çıktı.

Eminim ki Gagneux için tüm bunlar bir hala rüya gibidir. Bir müzisyenin yaşayabileceği en güzel yıllardan birini geçirdiğini düşündüğüm İsviçreli son Facebook paylaşımlarından birinde Metal Hammer Festivalinde çalacağını açıklarken hala olanlara inanamaz bir durumda gözüküyor.

Haksız da değil aslında; elektronika, blues, black metal ve “slave songs” da denilen, Afrikan-Amerikanların 1800’lerde ürettiği ve genellikle dini temalı “ruhani” müziğin bir karışımı şeklinde aşırı uçlara dokunan müziğinin bu denli patlamasının net bir açıklamasını bulmak zor. En büyük sebeplerden birisi elbette ki ZEAL & ARDOR’un daha önce duyduğunuz hiçbir şeye benzememesi olabilir; ama yine de bu demek değil ki ilk defa duyduğunuz her şey çok iyi olacak.

Bence ZEAL & ARDOR’u başarılı kılan birkaç esas unsur var ve bunlardan ilki şok etkisi. Parçalanırcasına zorlanan gırtlaklardan duymaya alıştığımız “iyi bir Tanrı ölü olandır”, “nehir yatağı azizlerin kanıyla kıpkırmızı boyacak” gibi sözlerin kilisede bir rahip tarafından söylenir gibi bir havayla suratımıza bağırılması, kırbaç seslerinin arasından “Şeytan iyidir” yankılarının isyanın sesi olarak duyulması, “o genç çocuğu yak, iyice yansın” gibi en hafif tabirle “ilginç” sözlerin çok doğal şeyleren bahsedilir gibi bize aksettirilmesi devasa bir şok etkisi yaratıyor. Hem de yıllardır metal dinlemeye alışmış bünyelere dahi.

“Devil is Fine”ın tüm ihtimallere karşı bu kadar tutulan ve popülerleşen bir albüm olmasının bence bir diğer sebebi ise bambaşka müzik ilhamlarından bambaşka fikirler alıp bunları bir araya sokuşturmasına rağmen bunu gerçekten ustaca bir dinlenilebilirlikle başarması. Tek tek metali de, blues’u da, spiritual müziği de, elektronikayı da sevmeyebilirsiniz; ama bu “Devil is Fine”ı sevmeyeceğiniz anlamına gelmiyor. Her müzik türünün en dinlenilebilir yanlarını alıp çok ilgi çekici bir şekilde bir araya getirmeyi başarmış Gagneux. Albümdeki synth’lerin oldukça oyuncak gibi tınlayan sesleri yazılan iyi melodilerle birleşince bir şekilde onlar bile yukarıda bahsettiğim şok etkisinden nasiplerini alıp değişik, gerginlik verici bir atmosfere bürünebiliyorlar. Albümün metal kısımlarında dinleyiciyi zorlayacak hiçbir unsur da yok örneğin; evet blast beat’ler üzerine tarama gitarla apaçık bir black metal var bazı şarkılarda; ama miksajda bu gitarların çekildiği nokta bunu bile kolay dinlenilebilir bir hale sokuyor. Bu metal pasajlarının ne teknik, ne ruh olarak herhangi bir şekilde parlamıyor olması da burada bence tekrar gösteriyor ki Gagneux’nün asıl ilgilendiği yapbozun şu veya bu parçasının ne kadar ilgi çekici olduğu değil; ama daha ziyade tüm parçalar yerine oturunca gözüken resmin bir şaheser olması.

“Devil is Fine” hem 2016’da hem 2017’de yayınlanarak peş peşe iki yılın da en ilgi çekici albümlerinden biri olmayı başarmak gibi komik bir üne de sahip oldu bu şekilde. Kulaklarım beni yanıltmıyorsa albüm tekrar basım öncesinde remaster edilmiş. Bir de ilginç bir şekilde Sacrilegum I şarkısı tamamen değiştirilmiş nedense. Albümün de tekrar piyasaya sürüldüğü bu günlerde birçok platformda tekrar tekrar ZEAL & ARDOR ismini göreceksiniz, yazın Avrupa’da yapılacak festivallerde bolca boy gösterecek, albümün bence çok iyi kapağını ve grup logosunu daha çok tişörtün üzerinde göreceksiniz. Benim fikrime göre Manuel Gagneux de, ZEAL & ARDOR da tüm bunları sonuna dek hak ediyor. Geçen yıl bir şekilde atladıysanız, bu sene aynı hataya düşmeyin derim.

92/100

Not: Albümü çeşitli formatlarda dinlemek/satın almak için böyle buyurabilirsiniz.

cc9135a88eb05173f9c19d5937a946dd-1000x1000x1

Okur puanı:

Ortalama puan 0 / 5. 0

Siteye destek olmak için aşağıdaki düğmeye tıklayıp Patreona göz atabilirsiniz👇
Become a patron at Patreon!

Ertuğrul Bircan Çopur

Doydum ama aç gözlülükten yiyorum.

Bir Yorum Bırakın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.