Mamaleek – Come & See
Merhaba.
Okur ve Patreon destekçilerimizden Duodenum, deneysel ve avangart bir albümün incelemesi ile karşımızda:
Metalin sözel olarak her konudan bahsedebilmesi ilk dinlediğim metal albümü World Painted Blood’dan beri ilgimi çeken bir olgu. O zamanlar SLAYER’ın yazdığı şarkı sözlerinin aslında metal için gayet gündelik konular olduğunu sonradan öğrendim tabii. Yeri geldi bütün konseptini New York üzerine kuran IMPERIAL TRIUMPHANT’a coştum, yeri geldi Beyt’ül Hikme üzerine 33 dakikalık bir şarkıyı çevirdim durdum. Yine de toplu konutlar üzerine konsept bir albüm dinlemeyi beklemiyordum.
Mamaleek anonim iki kardeşten oluşan; metalini cazla, avangart tatlarla birleştiren 12 yıllık bir grup ve Come & See ile beklentilerimi ters yüz etmiş bir isim. Pazarlanma şeklinden dolayı bol GORGUTS ilhamlı, içine girmesi zor ve soğuk bir albüm bekliyordum. Tam tersine ilk dinlemeden içine çeken, sıcak ve samimi, adeta eski bir arkadaşla dertleşirmiş gibi hissettiriyor Come & See. Bu haliyle Gorguts, DODECAHEDRON gibi soğuk devlerden ziyade BOSSE-de-NAGE, NERO DI MARTE ve tam adını koyamadığım bir şekilde GOSPEL’i andırıyor.
Bu sıcaklık hissini oluşturan iki unsur gitar tonu ve vokaller. Her kelimesi anlaşılan ve genelde acılı, nadirense öfkeli ve zehirli bir vokal hakim albüme. Gitar tonu ise çok sıcak ve ferah. Tamamı canlı kaydedilen ve overdub kullanılmayan albümün prodüksiyonunu AMENRA’nın ömrümü 10 yıl azaltan son albümü Mass VI’yı ve DEAFHEAVEN’ın birçok albümünü de mikslemiş Jack Shirley üstlenmiş ve ceket iliklettirecek bir iş yapmış. Uzun zamandır bu kadar geniş ve canlı hissettiren bir albüm dinlememiştim. Bu tonun üzerine kullanılan caz akorları ve blues soloları albümün bel kemiğini oluşturuyor. Eşlik eden saksafon ve synthlerse tamamlayıcı bir rol üstleniyor. Bu kadar temiz bir gitar tonu da herhangi bir metal albümü gibi bas frekansları örtmüyor, dolayısıyla bas gitara yer açılmış oluyor. Bu alanı hafif kirli bir tonla dolduran bas gitar, dinamik ve hiperaktif davulla birlikte ritim departmanını tamamlıyor.
Albüme dair tek şikayetim, o da ne kadar şikayet sayılır bilmem, 4 ve 6. şarkılarda grubun daha deli işler yapmayı tercih ettiğinde bunu ne kadar iyi kotardığını gösterip bu deliliği çok da vermemesi. Gerçek bir patlama ve katarsis anından yoksun bu haliyle. Fakat Mamaleek belli ki deliliği kontrol altında tutmak istemiş ve daha samimi bir eser vermiş.
Avangart metale mesafeli dinleyicilerin bile çok şey bulabileceği bir albüm Come & See ve dinledikleri müziğin dinleyiciyle arasına koyduğu mesafeden yorulan herkese tavsiye edebilirim. Sözlere ulaşamadığım ve grubun röportajlarında da bulamadığım için ne kadar doğru bilmiyorum ama Come & See’nin bana hissettirdiği iki kardeşin çocukluklarında yaşadıkları bazı sıkıntıların samimi bir müzikal karşılığı. Yeri geldiğinde yarattığı nostaljik his, özellikle de albümü kapatan synth, üzücü yanı yaşanmış olması değil kaybedilmiş olması olan bir zaman dilimini ifade ediyor benim için. Tabii bambaşka bir şey de olabilir. Bunu gruba sormadan bilemeyeceğimizden şu anda We Hang Because We Must’ı dinlerken yaşadığım gerçeklik tek gerçek. Umarım dinleyenlerde de yankı bulabilir.