Charred Walls of the Damned – Creatures Watching Over the Dead
Belki genç dinleyiciler için pek bir anlam ifade etmiyor olabilirler ancak bu müziği ilk dinlemeye başladığım 90’lı yılların sonlarına doğru Richard Christy, Steve DiGiorgio veya Tim “Ripper” Owens dendiğinde herkes koltuğunu dik konuma getirir, kemerini bağlardı. Kolay değil, SADUS, ICED EARTH, DEATH, JUDAS PRIEST, TESTAMENT gibi efsane gruplarda yer alan efsane isimlerden söz ediyoruz. DiGiorgio neredeyse var olan her metal grubunda öyle veya böyle yer alan ya da almaya devam eden bir deliboy olduğu için hala sürekli ismini duyuyoruz ama bu üç ismin aslında dinozor seviyeye yakın, en iyi işlerini bundan 15-20 sene önce yapmış, çok saygı duyulan isimler olmaları belki de en büyük ortak özellikleri. Bir de yanlarında TRIVIUM’dan tutun THE BLACK DAHLIA MURDER’a, DEATH ANGEL’dan ATHEIST’e kadar onlarca gruba konuk gitarist olarak destek atmış Jason Suecof olduğunu söylesem? Nasıl, dikkatinizi çekti mi?
Burada araya girerek çok iyi bir vokalist olmasına rağmen Barlow ve Halford gibi isimlerin yerini doldurmaya çalışmak gibi çok büyük bir taşın altına elini sokan Owens haleflerinin altında kaldığı düşünüldüğünden genel olarak pek iyi hatırlanmasa da bu onun muazzam bir vokalist olduğu gerçeğini değiştirmiyor, diyerek bu konudaki fikrimi kısaca belirtmiş olayım. Velhasıl, Charred Walls of the Damned bu üç devin türlü meşguliyetleri arasında zaman buldukça “eski dostlar” olarak stüdyoya girip takıldıkları zamanlar için kullandıkları bir isim ve Creatures Watching Over the Dead de bu oluşumdan çıkan 3. albüm.
Grubunda Richard Christy gibi bir davulcuya ve DiGiorgio gibi bir bas üstadına sahip olmanın ıslak hayallerini kuran her insanın hayalindeki gibi Charred Walls of the Damned mükemmel bir sounda ve muazzam bir bas-davul uyumuna sahip. Bu açıdan bu ikilinin daha önce birlikte yer aldığı, bana göre son mükemmel Iced Earth albümü olan Horror Show’u ve zaman zaman CONTROL DENIED’ı hatırlatan müziğin neye benzediğini anlatmak ise hem çok kolay hem de epey zor. Kolay, çünkü melodik tüm metal türlerine benzeterek içinde brutal vokal olmayan tüm metal türlerinin bir karması diyerek işin içinden çıkabilirim. Zor, çünkü albümün belki de en müthiş şarkısı The Soulless’da görülebileceği üzere bu çılgın adamlar muazzam death metal rifleri, blast beatler ve deli bas oyunlarıyla şarkıya başlayıp bir anda işi eşlik etmeli melodik nakaratlara geçebiliyorlar. Yetmiyor, üzerine de Bay Area solosu yazıyorlar. Kısacası bu adamlar metal müziği yalayıp yutarak çoktan tatlıya geçmiş adamlar oldukları için ne istiyorlarsa onu yapıyorlar ve onu da benim diyen müzisyenin yapamayacağı bir seviyede, müthiş bir teknik kapasitede yapıyorlar.
Bu noktada albümün en büyük artısının eşsiz müzisyenlerin üstün performansları olduğunu söylemek yanlış olmaz. Buna karşın bu isimlerin eski işlerini bilenlerin çok daha teknik, çok daha akıl alan şeyler beklemeleri de doğal karşılanmalı. Ancak bu projede öne çıkan ana unsur akılda kalıcılık ve Ripper’ın eşlik etmesi çok keyifli, melodik vokalleri. O nedenle tıpkı diğer iki Charred Walls of the Damned albümünde olduğu gibi müthiş bir müzikalitede, eşlik etmesi çok keyifli ama oldukça kısa ve vokaller dışında çok da hatırda bir şey kalmasına müsaade etmeyen şarkılar yazmışlar. Bu durumda albüme vereceğiniz puan da beklentinize bağlı olarak değişecektir doğal olarak. Ben aşırı teknik, uzadıkça uzayan işlerden ziyade Horror Show benzeri bir müzikalitede, Ripper’ın eğlenceli nakaratlarıyla bezeli bir şeyler beklediğim için beklentim fazlasıyla karşılandı. Fakat sadece müziğe odaklanmak istiyorsanız elinizi biraz çabuk tutmanız gerebilir, çünkü albüm yalnızca 33 dakika.
Albümün ve genel olarak Charred Walls of the Damned’in en büyük sıkıntısı da bu noktada ortaya çıkıyor. Birbirinden keyifli ve uzun nakaratlar yazınca geriye Christy-DiGiorgio’nun sahne alması için çok kısıtlı bir süre kalıyor ve o nedenle bağımsız bölümlerden ziyade albüm geneline yaymak zorunda oldukları bir performansla ön plana çıkabiliyorlar. Ripper dahil baştan sona kusursuz (laf olsun diye söylemiyorum, gerçekten sinir bozucu bir şekilde kusursuz) bir performans sundukları için bu benim için hiç sorun değil ama eminim daha fazlasını bekleyen çıkacaktır. Bu adamlar hakkında hiçbir fikriniz yoksa bu durumu lehimize bile çevirebiliriz. Çünkü kartvizitinde DEATH, ICED EARTH, JUDAS PRIEST, TESTAMENT ve niceleri yazan birine en azından 33 dakika dayanabilir ve bir şans verebilirsiniz, değil mi?
78/100