Kritik

Tomb Mold – The Enduring Spirit

Merhaba.

Orta tempolu, basit ve ritmik işlerle DEMILICH vari avangart ve teknik açıdan zorlayıcı fikirleri harmanlama konusundaki becerileriyle öne çıkan Kanadalı death metal temsilcisi Tomb Mold, 2019’da yayımlanan 3. albümü Planetary Clairvoyance‘dan beri sessizdi. Üç sene arka arkaya albümler yayımlayıp bir anda 20 Buck Spin‘in amiral gemisi gruplarından birine dönüşmüşler, karanlık, yıpratıcı ama hayli zeki bir death metal anlayışıyla kısa sürede geniş sayılabilecek bir kitle edinmişlerdi. Peş peşe albümlerin ardından sesi soluğu kesilince acaba grubun pili bitti mi diye düşünürken bir anda posta kutumda The Enduring Spirit‘in promosunu buldum ve nihayetinde 4. Tomb Mold albümüyla karşınızdayım.

Manor of Infinite Formsda yaratıcılık eskikliğinden yakınmış, Planetary Clairvoyance‘da da grubun gıdım gıdım ilerlediğini, potansiyelinin çok daha yüksek olduğunu belirtmiştim. Kehanetimin veya öngörümün doğru çıktığını görmenin (duymanın) haklı gururunu yaşıyorum iki haftadır ziraThe Enduring Spirit sadece Tomb Mold’un bugüne kadar yayımladığı en sağlam albüm değil, 2023’ün de en sağlam progresif death metal eserlerinden biri olmuş.

Anahtar kelimemiz progresif. Yeni dalga old-school death metal gruplarının gidebileceği yol o kadar uzun değil ve belli ki Tomb Mold’daki elemanlar da bunun farkına varıp direksiyonu progresife kırmışlar. Atlantik’in iki yakasından da ilham alan, bu açıdan bakınca yine pek çok retro gruba kıyasla daha zeki işlere imza atan topluluk, halihazırda zaten progresife göz kırpan oyunlarla süslüyordu müziğini ama The Enduring Spirit‘te bu bakış açısı merkeze oturtulmuş. CYNIC, ATHEIST veya yenilerden örnek vermek gerekirse BLOOD INCANTATION, HORRENDOUS gibi daha çetrefilli, daha eklektik bir death metal sunuyor artık Tomb Mold. Kemik sesleri duymak isteyen, etini az pişmiş, death metalini de bol çamurlu ve küflü seven primitif tayfa için kötü haber bu tabii; fakat grubun geleceği için, uzun vadeli olmak adına doğru bir adım atılmış diyorum ben.

Ful prog. moduna girip eskiyi tümüyle gözardı etmemişler bu arada. Hala arada mağara adamına bağlayıp har hör ediyorlar. Angelic Fabrications, Flesh As Armour gibi kısa bestelerde sağı solu belli olmayan, öfkesini kontrol edemeyen bir hale bürünüp senkoplu davullar eşliğinde camı çerçeveyi indiriyorlar hala. Ne var ki artık Will Of Whispers gibi daha ilk saniyeden insana “AA CYNIC!” dedirten çok daha fantastik besteler de yazıyor Tomb Mold ve bu ikisi arasında yakalanmış iyi bir dengeden söz etmek, bence fazlasıyla mümkün. Kapanışı yapan 11 dakikalık işitsel şölen ise grubun ne kadar açılı, ne kadar maceracı bir kimliğe büründüğünün en net göstergesi.

Çok da uzatacak bir şey yok aslında. Ben hala davul ve vokal Max Klebanoff’un davul tarafında ne kadar yaratıcı, taze ve keyifliyse vokalde de bir o kadar sıkıcı vetek boyutlu olduğunu düşünüyorum hala, o yüzden de vokal tarafı sıkıyor beni hala. Onun dışında bas ve elektro-gitar soloları, yoğun atmosferi, keskin geçişleriyle bir teknik/prog death metal albümünde arayabileceğiniz şeylerin çoğunu sunuyor The Enduring Spirit. Senenin değerli, önemli albümlerinden biri ve sene sonu listelerine girmeye aday. Iskalamayın derim.

87/100


Become a patron at Patreon!

Korhan Tok

Üniversiteden sonra metali bırakmadım.

One thought on “Tomb Mold – The Enduring Spirit

  • Herkes tadına varabilir ama death metal ve genel olarak metal adına gurmelik lezzet var bu albümde.

    Yanıtla

Bir Yorum Bırakın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.