Gardsghastr – Slit Throat Requiem
Merhaba.
Grubun ismini söylemeye çalışırken gıcık yapan boğazını temizlediyseniz devam edelim.
İsveçli anti-kozmik black metal temsilcisi Bekëth Nexëhmü ve Amerikalı black metal grubu Chaos Moon gruplarının elemanlarından oluşan yeni bir black metal projesi hıaargk-ptü; pardon Gardsghastr. Bu dünyalara hakim olanların yakından tanıdığını düşündüğüm, sekiz-on tane aktif projesi/grubuyla durmadan üretmeye devam Alex Poole, bir kez daha gitar/bas/klavye üçlüsüyle yaratıcı süreçte aslan payına sahip. Fakat Gardsghastr ne İsveç ne de Amerikan black metali yapıyor. Çünkü onlar, kendilerine Norveçli EMPEROR, DIMMU BORGIR ve SATYRICON gibi isimleri referans almışlar.
Bir dünya önemli albüm çıkmışken muhtemelen beş-on kişinin ilgileneceği bu ucube grubu (gerçekten adınız batsın ya) tanıtmamın tek sebebi ise bu aslında. In the Nightshade Eclipse‘in, Dark Medieval Times‘ın ve For all tid‘in açtığı yoldan ilerleyen bir albüm Slit Throat Requiem ve bu yönüyle her türlü takdiri hak ediyor zaten benim nezdimde. Elbette bütünüyle özgün ve yaratıcılığıyla övgü toplayabilecek bir iş değil, ancak klavye-gitar kombosuyla nüfuz eden, enfes bir 90’lar atmosferik/senfonik black metal albümü.
Çizdiğim çerçevedeki black metal standartlarının ötesine geçmek gibi bir gayesi olmamasına rağmen, kadrosundaki maharetli müzisyenlerin istençdışı yatkınlıkları, alabildiğine 90’lar kokan bestelerin daha modern tınlamasını sağlamış. Özellikle standart black metal davulculuğu sınırlarının ötesine taşan özgür vuruşlarıyla Jack Blackburn ve her ne kadar sisli, puslu gibi dursa da gayet anlaşılabilir, temiz prodüksiyonun payı büyük bu konuda.
Prodüksiyona biraz daha değinmek gerek aslında, çünkü albümün en büyük dezavantajı bu bir yandan. Gardsghastr, dinleyiciyle arasına bir bariyer koymayı tercih etmiş ve gerçekten sislerin arasında, albüm kapağındaki flu karakterler gibi belli belirsiz bir hali var. Bu nedenle türün meraklısı dışında birine ilk dinlemede etki etmesi biraz zor. Dinledikçe açılıyor elbette ama sabırsız dinleyicilerin çabuk gözardı edebileceği bir albüm ne yazık ki Slit Throat Requiem.
Oturup tamamına bakmadım ama kendi çıkarımıma göre albüm söz açısından da öykündüğü grupların/albümlerin görkemli duruşuna göndermeler içeriyor gibi. Din ile bütünleşik bir fantezinin yaratısı olan iblisler kol geziyor albümün etrafında. Bekëth Nexëhmü vokalisti Swartadauþuz’un (adınız batsın demiş miydim?) vokal performansı da, her ne kadar duvar prodüksiyon ve öndeki synth yüzünden geri planda kalsa da epey başarılı.
90’ların ikinci yarısında Norveç’te baş gösteren senfonik black metal akımına çaktığı selamla, garip ama cezbedici prodüksiyonuyla ve alışılmışın dışına çıkan kişisel performanslarıyla yılın önemli sürprizlerinden biri Slit Throat Requiem benim için. Belki epey dar bir kitleye hitap ediyor ama o kitle içerisinde kıymet göreceğine inanıyorum kesinlikle. Fakat ne olur şu adınızı değiştirin be kardeşim, bu nedir ya.
85/100
