Ofermod – Sol Nox
Ben black metal konusunda püriten bakış açısına tutunup yeni çıkan gruplarla ilgili yakındıkça bu sene birbirinden mitralyöz albümlerle adeta kulaklarımıza ateşler açılıyor, evlerimize baskınlar düzenleniyor. Genel anlamda metal dünyasında hala değişikli ve ideolojisiz black metal trendinin hükmü söz konusu elbette ancak taktiksiz bam bam black metal konusunda hiç yokluk çekmediğimiz bir yıl oluyor. Ne mutlu bize.
Efendim Ofermod black metale gönül vermiş, hatta gönlünü biraz fazla kaptırdığını söylemenin hiç de abes kaçmayacağı bir grup. Anti-Kozmik Satanizm adı verilen bir düşünce yapısına dahil olan Ofermod, WATAIN, ARCKANUM, DISSECTION gibi gruplarla birlikte mitolojik bir temele dayanan, kaosun hükmünün yeniden sağlanmasının ve Gnosis’e ulaşmanın tek yolunun kozmik her şeyin zerresine kadar yok edilmesi gerekliliği esasını savunmakta. Detaylar için Tiamat, Absu ve Marduk, Marduk’un sonradan dönüşeceği Demiurge, Kingu ve Şeytan ilişkisine göz atmak isteyebilirsiniz. Ofermod’un bu gruplarla arasında ideolojik bağ dışında özellikle FUNERAL MIST, WATAIN, TRIUMPHATOR ve MALIGN gruplarıyla gayet içli dışlı, zamanında eleman alıp verilen, aynı ortak plak şirketiyle çalışmalara varan, beraber kimi acayip eylemlerde bulunulan türden bir samimiyeti var.
Ofermod’un beyinlerinden Michayah Belfagor rumuzlu Mika Hakola, saldırı, hırsızlık ve türlü başka suçlardan (zaten bu külte dahil ekibin İsveç’in uyuşturucu ticaretinde de söz sahibi olduğu ayyuka çıkmış vaziyette) sık sık hapse giren çıkan ve elbette ki biraz enteresan bir arkadaş. Bu nedenle 1996’dan beri aktif olan grubun bu Haziran sonu çıkan Sol Nox dışında yalnızca iki albümü var. İsveçli olup, orada yaşayıp da bu kadar kökten delirecek ve suça karışacak ne yaşayabilir insan, gibi saçma sorularla Nordik Simit kerizliği yapmayacağım elbette. Bize ne kardeşim.
Sanatı sanatçıdan bağımsız değerlendirme konusuna dalmamak ve bu garip kültün faaliyetleriyle yazıyı doldurmamak için, ayrıca OFERMOD’un yeni bir albüm yapmış olması nereden bakarsanız bakın büyük bir hadise olduğu için artık Sol Nox’a geçmenin vakti geldi. İsveç black metaline şekil veren isimlerden biri 5 yıl aradan sonra yeni albüm yapmış, ben boş boş neler anlatıyorum burada. Hayret bir şey.
Her şeyden önce Ofermod’un öyle veya böyle altı dolu, anlatacak bir şeyleri ve savunacak bir ideolojisi olan bir grup olduğu gerçeği Sol Nox’un her anında kendini belli ediyor. Henüz “The Alpha of the Antichrist”ın ilk notalarından itibaren başlayan coşkulu, öfkeli ve karanlık bir saldırı hali sonraki 35 dakikada da ardı arkası kesilmeden devam ediyor.
Karanlık, saldırgan ve alabildiğine şeytani bu 35 dakika birbirinden keskin, odaklanırken kendinizi yaralamanıza neden olabilecek rifler, beyninizde bir delik açmayı kendine amaç edinen, dur durak bilmeden blast-beat atmaya devam eden davullar (“The Awakening”, “Smaiut N Set” filan nedir öyle ya) ve adanmışlığın coşkusuyla ses tellerini parçalayarak tebaasına seslenen bir vokal ile bezenmiş durumda.
Özellikle 2. yarısında iyice çılgın atan Sol Nox, yalnızca 3 dakika 38 saniye sürmesine karşın “El Ahra – The Thistle Creed” ile tepe noktasına ulaşıyor. Bir önceki enfes “Sun of Dead Seasons”ın ürkütücü finaliyle girizgahı yapılan ve baştan aşağı bir meydan okuma gibi yorumlanması gerektiğine inandığım El Ahra, daha önce herhangi bir işini dinlememiş birisi için Ofermod’un neden MARDUK, WATAIN ve DISSECTION gibi isimlerle birlikte anıldığının iyi bir göstergesi. Keza Sun of Dead Seasons’da da Watain’i duymamak imkansız gibi bir şey zaten. Aynı şekilde sondaki “To Dare the Tower” da son anlarında öyle bir vites atıyor ki yeni dönem MARDUK sapkınlıklarını aratmıyor. 7 parçalık albümün sonundaki bu üçlü gerçekten önceki birbirinden deli fişek 4 parçaya göre bile muazzam.
Kısacası her saniyesi günahkar, saldırgan ve kaos övgüsüyle dolu bir albüm Sol Nox. Bir önceki inanılmaz “Thaumiel” kadar müzikal anlamda çeşitlilik sunamıyor belki ama yırtıcılık, yıpratıcılık ve amansızlık söz konusuysa bu sene dinlediğim en nefret dolu ve en saldırgan albüm. Keyif almak için kendinizi illa kara sancağın bir neferi olarak görmenize gerek yok elbette ancak Ofermod’un ve Sol Nox’un tam zıttı sayılabilecek bir taraftaysanız bu albümün sempati duyduğunuz veya inandığınız neredeyse her şeye karşı merhametsiz bir saldırı niteliği taşıdığını da not düşmek gerek herhalde; ona göre.
Not: Demeyeyim demeyeyim dedim ama bir Merrimack‘in son albümüne bakın, bir de Ofermod’a bakın rica edeceğim. Ulan neyse hadi.
88/100
Geri bildirim: Metalpervere Haftalık – 10 – Metalperver
Geri bildirim: Elder – Reflections of a Floating World – Metalperver
Geri bildirim: Limbonic Art – Spectre Abysm – Metalperver