Kritik

Culted – Oblique to All Paths

culted-oblique-to-all-paths-art

Bir grubun üç üyesi Kanada’da, bir üyesi ise İsveç’te yaşarken, aynı odada dahi bulunmadan albüm çıkartabiliyor olması, teknolojinin hayatı ne kadar değiştirdiğinin en büyük örneklerinden biri olsa gerek. Dosyaları internet üzerinden birbirlerine göndererek çıkarttıkları bu albümde CULTED, insan ilişkilerinin teknoloji tarafından giderek ezilmesinden pek memnun olmadıklarından olsa gerek; içine en ufak bir umut kırıntısı sızmasını bile imkansız kıldıkları, tamamen siyah, yavaş ama ezici bir kararlılıkla hareket eden, devasa bir organizma çıkartmışlar. Teknoloji, umutsuzluk demişken müthiş İngiliz dizisi Black Mirror’ı izleyin demekten de kendimi alamıyorum. Tüm bu kritikteki en işe yarar tavsiye de bu olacak muhtemelen.

“Oblique to All Paths”in toplamda bir saati aşkın süresi boyunca bırakın neşelenmeyi, gülmeyi; ara ara nefes almak dahi güç bir hale geliyor. Özellikle vokal tarzının etkisiyle biraz “karartılmış” bir müzik var karşımızda; ama müziğin temeli yoğun bir funeral doom ve 20 dakikaya kadar çıkan şarkılar bir de ağır tempoları ve kirli gitar tonlarıyla beslenince dinleyici üzerinde ciddi bir baskı yaratıyor. Albümü oldukça sık dinlediğim son günlerde, her dinleme seansımın sonunda hayata biraz daha umutsuz bakmış olmam pek tesadüf eseri değil yani. Kimi zaman konuşma pasajlarıyla, kimi zaman funeral doom’dan çıkıp biraz sludge gitarlarına kaymalarla çeşitli varyasyonlar denemiş olsa da grup, ortada genel manada insanın içini bunaltan bir müzik olduğu gerçeği değişmiyor. Türün iyi gruplarında ön plana çıkan, dinleciyi müziğin atmosferi içine alma konusunda “Oblique to All Paths” çok başarılı bir çalışma değil açıkçası.

Özellikle süreleri toplamda 37 dakikayı bulan ilk üç şarkı, boğucu havalarıyla albümü erkenden bırakıp gitme isteği yaratıyor. Geri kalan bölümde, özellikle son şarkı “Jeremiad”da biraz daha hareketlenme olsa da, ilk paragrafta belirttiğim gibi albümün o karanlık kütlesi hiçbir anda içine ışık sızmasına izin vermiyor. Yoğun, oldukça yavaş hareket eden, dokunduğu yerlerdeki yaşama sevincini emen, geri kalanı dışarı tüküren siyah bir kütle ortaya çıkartmış CULTED. Özellikle ilk birkaç karşılaşmada amacını, derinliğini anlamak neredeyse hiç mümkün olmuyor. Dikkatle gözleyince ise aslında ortaya konulmak istenenin farkına varılıyor; fakat bunu görünce yapıttaki gediklerin farkına varmak da kaçınılmaz oluyor. Yaratılmak istenen, ve müziğin üzerine eklenen banttan konuşma pasajlarının kendisini ele verdiği o koyu renk, dinleyiciyi içine çekip sarmalayacak atmosferi grup ortaya çıkartmakta başarılı olamamış. Evet ortam karartılmış; ama dinleyiciyi içine alıp hem onunla kendini, hem kendisiyle onu beslemektense bir anda dinleyicinin nefesini kesip posasını kenara atan bir karanlık var ortada. Böyle olunca albüm kendini dinletmek istemeyen bir hal alıyor; GORGUTS’ın “Obscura”sını en güzel örnek olarak gördüğüm, dinleyiciyi zorlayan ama duvarı aşınca ona büyük ödüller vaadeden yapıtlardan biri kalmıyor geriye.

Sonuç olarak hayat enerjisinin emilmesini seven arkadaşlar dışında pek de kimseye tavsiye edemeyeceğim bir albüm “Oblique to All Paths”. Ne türünün iyi örnekleri arasında adı geçecek, ne de amaçladığını elde edebilmiş. Grubun en azından ortaya ağır bir karanlık koyabildiği, uzun şarkı sürelerini dinleyiciyi (ezmek haricinde) sıkmadan geçirebildiği, belli bir beste kabiliyeti sahibi olduğu belli.

CULTED’ın bir sonraki albümünde daha “keyifsiz” ama o keyifsizliği kendinin de dinleyiciyle birlikte yaşayabildiği bir eser ortaya koyabilmesini diliyorum.

66/100

Yazıyı/albümü değerlendirmek için:

Average rating 0 / 5. 0

Siteye destek olmak için aşağıdaki düğmeye tıklayıp Patreona göz atabilirsiniz👇
Become a patron at Patreon!

Ertuğrul Bircan Çopur

Doydum ama aç gözlülükten yiyorum.

Bir Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.