Kritik

Wretched Fate – Carnal Heresy

Merhaba.

İlk albümünden beri yakından takip ettiğim İsveçli Wretched Fate ile birlikteyiz. Kadim İsveç yazıtlarındaki tariflere bağlı kalarak dışı mühürlenmiş, içi pembe, hayli lezzetli bir vefat metali sofralara taşıyan grup, 2016’da kurulmasına karşın old school etiketini sonuna kadar hak ediyor. Özgünlük gibi bir motivasyonları katiyen yok; eskinin devasa isimlerine saygılı ve hiç de öyle hadi biraz eğlenelim, gibi lakayıt bir yaklaşımda değil, aksine gayet ciddi ve tehdiktar bir tavırla türü devam ettirme peşindeler. İlk albümde ilhamları gizleme konusunda zayıf kalıp reprodüksiyon hissini tahammül seviyemin bir basamak üzerinde hissettirmişlerdi, bu sefer o eşiğin neredesinde durduklarına hep birlikte bakacağız şimdi.

Alabildiğine agresif ve ton bakımından da boru gibi benzetmesine layık Adrian Selmani vokalleri, Wretched Fate’in kimliğini oluşturan ana unsurlardan biri. Onun tavizsiz, gaddar brutali sayesinde dayak temposu bir an olsun düşmüyor. Canımız ciğerimiz Nick Holmes geldiğinden beri BLOODBATH‘ten tat alamayanlar, death metalini yüksek enerjili, saldırgan bir vokale ile dinlemek isteyenler için ilaç gibi gelecektir bu anlamda. Vokalin sabit, stabil hali üzerinden mağara adamı tarzında sürekli aynı yere, aynı güçte vuran bir iş gibi de düşünmemek lazım Carnal Heresy‘i bu arada; albümü baştan sona dinlediğinizde grubun neredeyse bir konsept albüm gibi akışı düzenleyip ufak dokunuşlarla bestelerini birbirinden farklılaştırabildiğini, giderek daha atmosferik bir tabana yayılırlarken finale gelindiğinde ilk parçanın o kanlı, vahşi ortamının yerini çok daha ağır ve puslu bir manzaraya bıraktığını iliklerinizde hissedeceksiniz.

İlk iki ve son iki parçanın alametifarikası belliyken değerlendirmede öne çıkan kıstas, albümün gövdesini oluşturan parçalarda ne olup bittiği. Bu noktada grubu tebrik etmek lazım, çünkü her şarkıda farklı yollar izleyerek aynı noktaya varmayı başarmışlar. İsveçli, osdm etiketli bir gruptan beklenmeyecek ölçüde dinamik, teknik bir gitar yazımına sahipler. Harlots for Suffering‘in akılda kalıcı solo melodileri, şarkıya jiletler atıp duran 2. gitarın kaliteli gürültücülüğüne bir bakın isterim. En bariz, basit d-beat ritimlerinde bile yaratıcı ve taze fikirler bulabilen Mats Andersson & Fredrik Wikberg gitar ikilisi, Utterance from the Inhuman Tongue gibi parçalarda çıtayı CANNIBAL CORPSE gibi devlerin hemen altına çekmiş.

Tabii 40 dakikaya yaklaşan süresinde zaman zaman aşırı standart, ilk kez çalınışının üzerinden geçen 30 küsür senenin ardından biraz bayat ve tekdüze hissettiren rifler, pasajlar da yok değil. Ayrıca tek bir ses duvarı halindeki monoton prodüksiyon da beni fazlasıyla yoruyor bir süre sonra ama tüm bunlara karşın aynı sorunları yaşayan ilk albümden yaklaşık 20 dakika daha kısa sürdüğünü göz önünde bulundurunca tahammül seviyem çok daha yüksek Carnal Heresy için. Zaten HM2 tonlarını kullanıp o mihenk taşı olmuş rifleri çalmazsanız ENTOMBED, GRAVE veya DISMEMBER‘ın üyeleri bir şekilde rüyalarınıza filan musallat olup ruhunuzu teslim alana kadar peşinizi bırakmaz herhalde.

Bence Carnal Heresy hem akışı, hem gitar işçiliği, hem süresi hem de çeşitliliği sayesinde ilk albümün üzerinde bir iş. Wretched Fate sadece 90’lar İsveç death metalini allayıp pullayıp tekrar servis etmiyor, üzerine kendinden bir şeyler katmak için de fazlasıyla çaba gösteriyor. Biraz daha dinamik bir prodüksiyon, belki İsveç sınırlarının ötesinden yapılacak minik bir-iki fikir transferiyle çok daha fazla insana da ulaşabilirler. Nereye evrileceklerini yakından takip edeceğim, eğer İsveç okullarında yetişmiş can kaybı metaline ilginiz varsa siz de mutlaka alın takibe.

81/100


Yazıyı/albümü değerlendirmek için:

Average rating 0 / 5. 0

Siteye destek olmak için aşağıdaki düğmeye tıklayıp Patreona göz atabilirsiniz👇
Become a patron at Patreon!

Korhan Tok

Üniversiteden sonra metali bırakmadım.

Bir Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.