Misery Index – Complete Control
Merhaba.
Misery Index gibi kariyeri boyunca tek bir yanlış adım atmamış, ne istediği hakkında kesin bir fikre sahip, kendinden çok emin ve olumlu anlamda dinleyicide güvenlilik hissi yaratan grupların yeni albümlerini incelemenin ayrı bir heyecanı var. Özellikle savunma tarafından bir spor örneği vermek gerekirse ne yapacağını, kendisini nasıl geçeceğini/yeneceğini çok iyi bildiği halde o süper yıldızı karşılamayı başaramayan bir defans oyuncusu gibi hissediyorum kendimi. Misery Index gelecek, görecek ve yenecek; ben ise bu süper yıldızın performansına birebir şahit olmuş biri olarak sporun kendisinden bile haberi olmayanlara, onun yüceliğini anlatmaya çalışacağım bir şekilde. E hadi bakalım.
Misery Index’in gözümdeki yeri ve değeri üç aşağı beş yukarı böyle. Kariyerinde 20 yılı geride bırakan 2001 kuruluşlu Amerikalı death metal/grindcore topluluğu, 7. stüdyo albümünde de ilk günkü kadar ateşli, keskin ve acımasız. Hardcore punk ve grindcore ilhamını death metal tabağında gerçek bir lezzet şölenine çevirmeyi başarıyorlar her seferinde ve Jason Netherton önderliğinde yaklaşık 12 senedir aynı kadroyu korumanın da ekmeğini bandırarak, albüm yaptıkları her seneyi afiyetle mideye indirmeye devam ediyorlar.
Jason Netherton’ın farklı türleri bir araya getirmeye yönelik vizyonu, ilk günden beri grubun ne kadar rafine işler çıkardığını düşününce insana kafayı yedirtiyor. Beste yazımından hiçbir zaman tek kişi sorumlu olmadı ve herkes taşın altına elini koyuyor grupta. Üstelik her biri de başka şehirde yaşıyor ve tur dönemleri haricinde nadiren bir araya gelebiliyorlar. Hem kapsadığı türler hem de bestekarlık açısından bu denli kalabalıklık ve mesafe istikrarı korumada, dengeyi sağlamada eper sorun yaratırmış gibi geliyor ama Misery Index bu konuda herhalde dünyanın en başarılı isimlerinden biri. İlk günlerindeki grindcore ağırlıklı Discordia (2006) veyaTraitors‘da da (2008), death metal dozunun hayli arttığı Heirs to Thievery (2010) ve The Killing Gods (2014) zamanlarında da tek bir türün temsilcisi gibi hissettirmediler. Yaş ile, müzikteki ilerleme ile birlikte son dönemde zaten iyice çıldırmış vaziyetteler, zira Rituals of Power (2019) adlı türler üstü manyaklığı hala hatırlıyoruz birçoğumuz.
Bestecilik olarak öze dönüşün sinyallerini veren Rituals of Power, grubun grindcore-hardcore-death metal ekseninde kaldığında ne kadar etkili olduğunu beynimize kazımıştı. Complete Control, hem tematik hem de müzik bakımından Rituals of Power‘ın bıraktığı yerden devam ediyor. Eşit oranlarda formüle dahil edilen hardcore punk, grindcore ve death metal unsurlarının defalarca distile edilip saflaştırılmasıyla elde edilen yoğun, kıvamlı ve epey tesirli bestelerle kontrolün kimde olduğunu bir kez daha hatırlatıyor Misery Index. Administer the Dagger‘ın ilk dakikasına doğru yükünü alıp harekete geçen, güç ve dayanıklılık testi tadındaki insan üstü Adam Jarvis (PIG DESTROYER, LOCK UP) davullarıyla beraber başlayan gövde gösterisi, sonraki yarım saat boyunca ayağını hiç gazdan çekmeden devam ediyor.
Küresel finans dinamiklerinin kaymak tabaka dışında kalanlar üzerindeki korkunç sonuçları, işsizlik oranı ve enflasyon arasındaki ilişki üzerinden ekonomik büyüme hakkında caka satanların haysiyetsizlikleri ve daha fazlası; köküne kadar punk ruhuna sahip sözler, her zaman olduğu gibi Misery Index’in sosyo-politik taraflarda da yine çok güçlü olduğunu gösteriyor. Bir Misery Index albümünün sözlerinden bağımsız tüketilmemesi gerektiği üzerinde durmak malumun ilamı olacak belki ama en azından sözleri kopyayalıp Google Translate’e yapıştırsanız bile bu enerjinin, bu ateşin nereden geldiğini daha rahat anlayabilirsiniz diye düşünüyorum. Sözlerle hiç ilgilenmiyorsanız da (büyük hata) Adam jarvis kafanıza vura vura kıvılcım çıkarıyor gerçi, merak etmeyin. Son yılların açık ara en azman metla davulcularından biri ve burada da kusursuz bir iş çıkarmış.
Öte yandan Complete Control’u yılın albümü veya benzeri seviyelere çıkarmamı engelleyen, tartışmalı noktalar da yok değil. Her şeyden önce Jason’ın daha modern ve güncel bir kayıt elde etmek için iki albümdür birlikte çalıştığı FIT FOR AN AUTOPSY gitaristi ve prodüktör Will Putney’in cılız ve soğuk prodüksiyonu, çok daha ateşli, terli ve insanı liğme liğme edebilecek albümü biraz steril ve mesafeli kılıyor. Rituals of Power‘da da benzerbir noktaya takılmıştım ama bu tür albümlerin olabildiğince sıcak, analog ve canlı tınlaması gerektiğine inanıyorum. Tabii elemanların ayrı şehirlerde olmasının, her bir fikrin sanal hatlar arasında defalarca gidip gelmesinin ve bestelerin tekrar tekrar elekten geçirilmesinin de verdiği bir mekaniklik olabilir ama bence eleştirinin büyük kısmı Will Putney’e gidiyor. Gitar tonlarına tek kelimeyle bayıldım ve Adam Jarvis’in kaotik davulları mükemmel duyuluyor fakat toplama bakınca biraz daha hacimli tınlamasını isterdim albümün.
Bu paragrafa girmeden önce ikinci bir eleştiri noktası var mı diye düşündüm durdum ama galiba yok. Complete Control, kendi başarıları üzerinde fazla durmadan, turlamak için değil ekstrem metali sosyo-politik yanlışlar hakkında çarpıcı gerçekleri birer Mike Tyson yumruğu şeklinde böğrümüze gömmek için albümler yapan Misery Index’in son şaheseri olarak 2022’in en iyi albümlerinden bir tanesi. Umarım uzun yıllar başlarına bir şey gelmeden aynen devam ederler, çünkü biliyorum ki her defasında bir başka hardbrutalcoremelodikpungrindcoredeath metal manyaklığıyla aklımı almayı, kızgın olduğum şeyler hakkında yalnız olmadığımı anlamamı sağlamayı sürdürecekler.
88/100
Metalperver’i desteklemek için aşağıdaki düğme üzerinden PATREON sayfasına göz atarak abone olabilirsiniz:
Yılın en iyi albümü olur mu bilemiyorum ancak kesinlikle bu yıl en çok dinlediğim albüm bu olacak.
Immolation albümünden sonra yılın ikinci albümü şuan benim için
Tas gibi album ya. Senenin en iyileri arasina yazdim. Bu arada Misery Index’in inanilmaz bir canli performansi var, pandemiden once keyifle izlemistim 😀
Biçok listede ilk 5-10 sırada mutlaka olur sene sonunda. Ben de Rituals of Power öncesinde seyretmiştim, bu sene kısmet olursa bir kez daha izleyeceğim. Hakikaten roketler atılıyor sahneden, kimse yerinde duramıyor müthiş.
Grubun en iyi albümü değil ama çok beğendim. Yılın en iyileri arasına ben de yazarım.
Güzel ama bir Rituals of Power değil. RoP’da her şarkıda acayip catchy kısımları vardı ve ezicilik olarak da bu albümün çok üstündeydi. CC daha melodik olduğu halde öne çıkan parçaların sayısı daha az. Conspiracy of None grubun yaptığı en iyi parçalardan biri, Administer the Dagger muazzam şarkı, Complete Control ve Necessary Suffering de harika şarkılar ama Infiltrators, Reciprocal Repulsion bir tık daha geride kalıyor diğerlerine göre. Ha yılın en iyi albümlerinden orası ayrı sadece Misery Index’ten beklentim çok yüksek.
Bunun dışında prodüksiyon olarak Rituals of Power’ı kopyala yapıştır yapmaları çok iyi tercih bence, HM-2 tonu haricinde olabilecek en iyi gitar tonlarını yapıyor Will Putney. Ayrıca Adam Jarvis hiperaktifliğine bayılıyorum.