Kritik

Midnight Priest – Aggressive Hauntings

Merhaba.

Portekizli Midnight Priest, günümüzde biraz yaşlandığını kabul etmekle birlikte benim hala çok sevdiğim, büyüyle de iç içe geçmiş bir korku temasını klasik heavy metal anlayışı ile birleştirip KING DIAMOND ve JUDAS PRIEST gibi isimlere saygı duruşu tadında bir müzik yapıyor. Aggressive Hauntings ise 2008’de kurulan grubun 3. albümü ve saydığım iki ismin etrafında şekillenen, power metal soslu bir heavy metal fikrini cazip bulan dinleyicilere doğrudan hitap eden bir iş.

Üç dakika civarında gezen enerjik, rif odaklı ve hızlı şarkılara sahip albüm, eskinin görkemli korku filmlerine fon müziği olabilecek The Law‘un tekinsiz kilise orguyla açıldıktan kısa bir süre sonra Funeral‘ın at koşturan davul-bas kombosuyla enerjisini saçmaya başlıyor etrafa. Tüm tekniğini ve yorumunu King Diamond ile Rob Halford ikilisi üzerine kuran vokalist Lex Thunder’ın şeytani hikaye anlatıcılığı, ilk başta insanda derhal albümü kapatıp King Diamond’dan bir şeyler dinleme isteği uyandırsa da şarkı ilerledikçe Midnight Priest’in akıcı müziği, Lex’in aslında ne kadar zor bir işe kalkıştığının ve hiç de fena olmadığının farkındalığıyla birleşiyor ve hem Lex hem de grubun geri kalanı, iki heavy metal devininin gölgesinden ufak ufak sıyrılmaya başlıyor.

Enerjik, Aggressive Hauntings‘i açıklamak için kilit bir sıfat ve fazla akrobasiye girmese de yeteri kadar heavy olmayı başaran gitarlar, dıg-tak dıgı-tak 2/4 ritimlerin itici gücü, kısacası bu müziğin temel kurallarının doğru uygulanışı sayesinde kimi falsoları gözardı edilebiliyor. Grubun 80’lerden ilhamını alan bir power metal referanslı, özellikle mutlaka bir yerlerden tanıdık gelecek riflere sahip Eye in the Dark, Ecstasy, Sin for Satan veya Iron Heart gibi yüksek tempolu şarkıları, albümün kalanından hafifçe sıyrılsa da aslında tüm şarkılar üç aşağı beş yukarı aynı ve çeşitlilik konusunda biraz çuvallıyor Aggressive Hauntings.

Aynı şekilde albümdeki korku temasının yalnızca açılış parçasındaki ürkütücü kilise orguyla sınırlı kalması, ilk şarkıda kendini gösteren King Diamond vari teatral vokal stilinin bir daha benzer seviyelere pek çıkmaması ve tüm şarkıların yakın tempolarda, benzer ritimlere seyrediyor olması bir süre sonra bayıyor açıkçası. O nedenle ilk başta çok yükselerek dinlemeye başlayıp birkaç tur sonra aynı hızla heyecanınızın sönmesi olası, hazırlıklı olun. Neyse ki albüm yarım saatin biraz üzerinde ve bu kadar kısa olması, saydığım açılardan bakınca büyük bir avantaj.

Çift gitar numaraları bol, Portekizce olmasıyla daha otantik, çeşitlilik açısından daha zengin ve kendi içinde daha dengeli bulduğum ilk albüm Midnight Priest, kayıt ve vokal açısından son albümün geride kalsa da hala favorim sanırım. O yüzden eğer Agressive Hauntings‘te duyduklarınız cezbediciyse tavsiyem grubun ilk albümüne göz atmanız şeklinde olacak; Agressive Hauntings de çıtır-çerez niyetine döndürülür bir-iki tur işte ancak.

65/100

Yazıyı/albümü değerlendirmek için:

Average rating 0 / 5. 0

Siteye destek olmak için aşağıdaki düğmeye tıklayıp Patreona göz atabilirsiniz👇
Become a patron at Patreon!

Korhan Tok

Üniversiteden sonra metali bırakmadım.

Bir Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.