Volür – Ancestors
Kanada genellikle dünyaya kazandırdığı birbirinden fişek teknik death metal gruplarıyla ve jilet gitarlara sahip thrash metal gruplarıyla bilinse ve hemen hemen her konuda olduğu gibi geri planda görünse de aslında büyük bir müzik ülkesi. Deneysel sularda gezinip farklı türleri sentezlemeyi çok iyi başaran pek çok projenin çıktığı bu güzel ülkenin dünyaya sunduğu son gruplardan biri ise Volür.
2013 yılında kurulan Volür’ü daha önce duymamış olmanız kuvvetle muhtemel. Metal müzik açısından akıl almaz bir yıl olan 2016’da ilk albümüne imza atan ve hiç geciktirmeden bu sene 2. albümünü yayınlayan Volür, doom metal tabanını farklı ögelerle besleyip daha geniş bir çerçevede müzik üreten bir grup. Fakat Volür hakkında baştan belirtilmesi gereken şöyle enteresan bir durum var: Volür grubunda gitar yer almıyor. Evet.
Gitarsız doom metal nasıl icra edilir? Açıkçası Volür dinleyene kadar bu soruya ayakları yere basan bir cevap verebilir miydim emin değilim. Fakat Volür, gitar yerine kemanı dahil ederek bu soruya gayet mantıklı bir cevap bulmayı başarmış. Davul, bas ve kemandan oluşuyor Volür müziği ve kemandan sorumlu Laura aynı zamanda bas gitarist Lucas ile birlikte vokal görevini de üstleniyor.
Keman, kadın vokal, gitar yok derken aklınıza melodram sınırlarını zorlayan bir şeyler gelmesin. Zira bu noktada folk temasını devreye sokan Volür müziği, vıcık vıcık bir duygu sömürüsü aracı olmaktan kurtulup kurgusunu eskinin Germen dünyasının önemli gördüğü değerleri anlatmak için kullanarak zengin bir hale geliyor.
Çeşitli vurmalı çalgıların, zaman zaman kendini gösteren kontrbasın egzotik, geçmiş duygusunu yaratan hissiyatıyla açılan “Ancestors”ın ilk bölümü 15 dakika kadar devam eden ve 4 bölümden oluşan “Breaker of Silence” ile açılıyor. Ardından 3 bölümden oluşan, 10 dakika süren, aynı zamanda albüme tempo kazandıran, sonlarına doğru brutal vokale de yer verilmiş “Breaker of Skulls” geliyor.
Bu iki bölümden sonra ise bana göre albümün en müthiş bölümü olan, diğer bölümlere göre daha ruhani, ilahi ve ürkünç atmosferiyle “Breaker of Oaths”, özellikle 3. bölümü “A Curse and a Song of Woe” itibariyle iyice öne çıkan keman eşliğinde albüme ilginç bir hava katıyor. Bu bölümü kapatan 4. bölüm “Death” ise yine brutal vokalin öne çıktığı, adının ve olgusunun hakkını veren bir parça.
Son kısım “Breaker of Famine” ise yokluğun, açlığın ve sefaletin içinden atalara yakararak çıkabilme ihtimali üzerine kurgulandığını düşündüğüm, yine ruhani tarafı ağır basan bir bölüm. Albüm boyunca anlatılan hikayeyi, oldukça karanlık ve çaresiz bir göç veya yol filmi izliyormuş hissini taçlandıran bir finale taşıyor. Buna karşın albümdeki en metal kısımlar, özellikle 2. bölümü “Svart” ile black metale yaklaşacak bir şekilde bu kısımda yer alıyor.
Özetle tamamen kendine has bir hikayesi olan ve bu hikayeyi birbirinden farklı müzikal biçimleri iyi kullanarak anlatabilen bir albüm Ancestors. Albümdeki sinematik his gerçekten üst seviyede ve yarattığı kavramsal durumları müzik aracılığıyla çok iyi aktarabiliyor Volür. Yer yer 90’lar death/doom zamanlarını anımsatırken yer yer dark folk işleri hatırlatan bir çizgide seyrediyor ve bu ikisi arasındaki dengeyi epey iyi oturmuş olduğunu söylemek gerek.
Tüm bu özelliklerine karşın Ancestors mükemmel bir albüm değil. Çok iyi fikirlerin ruh dolu ve samimi bir şekilde işlendiği, çok iyi kurgulanmış bir albüm ancak bazı noktalarda Volür’ün gerçekten de daha çok yeni ve hala amatör bir grup olduğunu anlayabiliyorsunuz. Buna karşın birkaç ufak detayın daha profesyonel bir şekilde ele alınması durumunda Volür’ün potansiyelinin ne denli yüksek olabileceğini de sonuna kadar hissettiriyor Ancestors.
Umarım bu hızla, bu yaratıcılık ve üretkenlikle devam ederler ve Prophecy Records gibi bu konularda uzman bir şirketin, daha fazla imkan sunduğu gruplarından birine dönüşerek ilerideki albümlerde daha da profesyonel işlerle karşımıza çıkarlar. Takipteyiz.
81/100