Deathspell Omega – Si Monvmentvm Reqvires, Circvmspice

Hatalarla dolup taşan varlıklar olduğumuz hakkında sanırım kimsenin bir reddi olamaz. Her kavramın zıttıyla var olduğunu göz önünde bulundurursak, bilincin ilk adımları da hatanın ortaya çıkışıyla olmuştur. Bin yıllardan beri insanoğlu hatalı adımlar atarak yaşamını sürdürüyor. Kimisi bu hatalardan ders alıp, bunları belirli bir faydaya çevirmeye çalışırken, diğerleri de bununla gönül eğlendirip yolunu özellikle hatalardan geçiriyor. Her nasıl olursa olsun varlığın başlangıcından itibaren hatalar sürekli bu yolun yoldaşı oldu. Elbette olmaya da devam ediyor. Bugün hakkında sözüm ona kritik yazacağım albüm ise ana akım doğruları, toplumsal normları, kalıbın içine birçok etken tarafından sığdırılan yaşantı biçimlerini değil, hepsinin ama hepsinin tam zıttını göklere çıkarıyor ve bununla kalmayıp bunu olabilecek en çığır açıcı müzikal anlayışla tamamlıyor. Diyecek ne var ki? Efsaneler böyle doğuyor.

Deathspell Omega efsanesinin başlangıcı olan Si Monvmentvm… hangi yönünden bakarsanız bakın dopdolu bir albüm. Hakkında yazdığım iki adet kocaman müzik ve konsept yazılarından bu kritiğe çok fazla bir şey kalmadı aslında. Mevzu bahis albümü iki yönüyle de yeterince incelediğimi düşünüyorum. Ayrıca diğer albümler hakkında da fikir almak isteyen herkese de bu yazıları öneriyorum. DsO tek albümlük bir grup değildir, içerdiği konsept bütün albüm ve EP’lerine yayılmış, müzikal yapıları da her zaman gittikçe mükemmelleşen bir yöne doğru ilerlemiştir. Bunu tek bir albümle sınırlandırmak benim gözümde büyük bir hata. Tabii ki kimsenin zevkine dil uzatamam ama eğer tek bir albümünü bile biraz seviyorsanız, grubun diskografisine mutlaka kulak vermeniz gerekiyor.

Yine de kendimi çokça zorlayıp yalnızca bu albüme odaklanmam gerekirse, öncelikle şunu söylemeliyim; Bugün hafif atonalli, arızalı notalı black metal gruplarının kesinlikle tamamı doğrudan DsO’nun paltosundan çıkmıştır. Si Monvmentvm müzikal açıdan ciddi anlamda çok fazla yenilik içeriyor. Dünya’nın en iyi introlarından biri olan First Prayer şarkısı bile sanırım yüzlerce insanı müzik yapmaya teşvik etmiş, bir o kadarını da vazgeçirmiştir. Olabildiğine kompleks müzik yapan bir grubun, bunca minimal kompozisyonu yazabilmesi sanırım müzikal dahiliğin kanıtından başka bir şey olamaz. Sanırım önümüzdeki on yıl içerisinde de bunca minimal olup, bunca ağır, maksadını doğrudan yüze vuran, insanı hangi ruh halinde olursa olsun “rahatsız eden” başka bir şarkı yazılamayacak. Burada anahtar nota değil, çocuk korosu değil, gitar efektleri veya ses düzenlemeleri değil, burada anahtar bütün bunlara hatta daha fazlasına sahip olup da bunu yaratamamak.

Bunca rahatsızlık veren, keyif kaçıran müziğe “müzikal mükemmellik” demem, belki bazıları tarafından yanlış karşılanabilir. Ancak DsO bu albümde en çok bunu sorguluyor; bizi biz yapan şeyler. Müziğini övmeye doyamadığım First Prayer şarkısının sözlerine bakın; “İnsanoğlunun bütün fikriyatı tanrımızın kilisesinden yaydığı çürümüşlüğün temellerine dayanır.” Fikir şu; insanı geliştiren şey hata yapma payıdır. Yüce olan şey tam olarak “Beşer şaşar” diyebileceğimiz, insan doğasıdır. Şeytan gücünü kutsallıktan değil de insanların hatalarından aldığı için insana daha yakındır. İlkel zamanlarda da insanlar dini törenlerde normalin dışında, çılgınlık olarak tabir edebileceğimiz eylemler yaparak kendilerini kutsanmış hissederlermiş. Bizi biz yapan şeyler hepimizin malumu olduğu üzere hatalarımızdır. Bu albüm de birçok hatanın bir araya gelişiyle oluşuyor. Öncelikle fikirsel olarak bir hatayı konu ediniyor. Bunu albüm kapağında da çok rahat görebilirsiniz. Albüm ismi de ha keza bu şekilde; “Eğer onun anıtını arıyorsan, etrafına bak!” Harikalar diyarında yaşamıyorsak bunun sebebi bizleriz elbette. Böylesine çürümüş ve gün geçtikçe daha kötüye giden dünyada böylesine rahatsız edici bir müziği ustalıkla yazmak kesinlikle “müzikal mükemmellik” olarak tanımlanabilir.

Si Monvmentvm’u bir sayfada inceleyebilmek, bir gecede oturup yazı yazarak tanımlayabilmek mümkün değil. Deathspell Omega müzikalliğinin belki de üç dört katı kadar iyi edebi derinliğe sahip bir grup. Öyle ki Paracletus albümünün şarkı sözlerinin her satırı (bakın her mısra demiyorum) ayrı bir kitaba, şiire veya İncil’e atıf içeriyor hem de bağlamsal olarak bir kopukluk olmadan. Bu bütün albümler için böyle hatta. Anlayacağınız yazdığım yazı ne albüm için ne de grup için tamamen bir hiç seviyesinde. Bol bol dinlenmeli ve oturup uzun araştırmalar yapılmalı tam olarak anlayabilmek için. Hasjarl eğer müzisyen olmasaydı sanırım zamanımızın Nietzsche’si olabilirdi ki kendisinin en çok beslendiği yazarlar Nietzsche’nin akımından gelen kimseler.

Uzun lafın kısası Si Monvmentvm Reqvires, Circvmspice 2000’ler sonrasında Black Metal türünün başına gelmiş en iyi şeylerden biri.

100/100

Siteye destek olmak için aşağıdaki düğmeye tıklayıp Patreona göz atabilirsiniz👇